Menü Kapat

Gökçeada Gezilecek Yerler

Gökçeada Gezilecek Yerler : Gökçeada doğal güzellikleri ile bilinen Çanakkale’nin özel yerlerinden biridir. Her yıl yerli yabancı birçok tatilciye kapılarını açan Gökçeada, başta el değmemiş bakir koyları ile dikkat çeker. Koyların yanı sıra birçok farklı özel noktası ile doğal güzelliklere hayran olan kişiler için Gökçeada etkileyici bir yerdir.

Gökçeada yoğun turistik ilgi görmesine rağmen birçok doğal güzelliğini korumayı başarmıştır. Bu doğal güzellikleri yılın 4 mevsimi keşfetmek mümkündür. Genellikle bahar ve yaz aylarında yoğun talep gören Gökçeada hem dinlenmek hem de şehir stresinden uzaklaşmak isteyenler için önerilebilecek bir mevkidir.

Gökçeada doğal güzellikleri genellikle göller ve koylardan oluşur. Gökçeada Sualtı Milli Parkı’nda sıra dışı bir deneyim yaşamak ve Marmaros Şelalesi gibi eşsiz noktaları ziyaret etmek tatilden alınacak olan keyfi arttıracaktır. Sadece bir deniz tatili için değil gelmişken adaya özel yerleri de keşfetmek isteyenler Gökçeada doğal güzelliklerini mutlaka görerek tatillerini taçlandırmalıdır.

Gökçeada Gezilecek Yerler Rehberi

Gökçeada Gezilecek Yerler Rehberi :  Eski ismi İmroz olan Gökçeada’nın Antik Çağ’a ilişkin tarihi konusunda pek fazla bilgi bulunmamaktadır. Adanın en eski yerleşiklerinin Pelasglar olduğu bilinmektedir. Miltiades adayı MÖ 500’de Atina’ya bağlamıştır. Roma egemenliğine kadar Atina yönetiminde kalmıştır.

1455’te Fatih Sultan Mehmet tarafından Osmanlı İmparatorluğu topraklarına katılan Gökçeada, 1922 – 1923 yılları arasında Yunan işgalinde kalmıştır. 1923 yılında Lozan Antlaşması’na göre 22 Eylül 1923’te Türkiye Cumhuriyeti’ne bağlanmıştır.

Gökçeada Gezilecek Yerler Yenimahalle’de Merkez Camisi, Fatih Camisi bulunmaktadır. Eski Bademli köyü koruma altındadır. Köyde Tarihi çamaşırhane, önündeki asırlık çınar ve ilkokul binaları görülmeye değerdir. Yeni Bademli Köyünde arkeolojik kazıları süren Yeni Bademli Höyük ve Kokina yöresindeki iki gömütlü Roma Kaya Mezarı görülmeye değer kalıntılarıdır.

Otellerin ve lokantaların çoğu Aşağı Kaleköy’dedir. Yukarı Kaleköy eski kale kalıntılarının eteğine kurulmuştur. Türkiye’nin tek sualtı milli parkı ilginç kaya oluşumlarına sahip Yıldızkoy’la Yelkenkaya arasında kalan bölüm olup TÜDAV’a (Türkiye Deniz Araştırmaları Vakfı) tahsis edilmiş ve Sualtı Milli Parkı ilan edilmiştir.

Gökçeada Gezilecek Yerer  Gezi Turu

Gökçeada Gezilecek Yerer  : Gökçeada’da bulunan Zeytinli Köyü de koruma altındadır. Köyde ada şarapları ile ısırgan otu, rezene, gibi yerel otlarla cullama denilen bir yemek yapılmaktadır. Sakızlı muhallebisi ve dibek kahvesi ise artık iyice ünlenmiş durumdadır. Ada’nın en yüksekteki yerleşimi olan Rum köyü Tepeköy de koruma altındadır.

Dereköy ise Ada’nın koruma altındaki en eski köylerindendir. 1950’li, 60’lı yıllarda 600 hanelik çok büyük olan bu köy günümüzde büyük ölçüde terkedilmiştir. 38 metre yüksekliği olan Marmaros Şelalesi‘de burada bulunmaktadır. Eşelek Köyü’nde adanın en gözde plajı olan Aydınlı Plajı bulunur, burası rüzgar sörfü içinde çok uygundur. Ayrıca şifalı çamur banyosunun yapıldığı Tuz Gölü’de buradadır.

Kuzulimanı’ndan sonra Kaşkaval Burnu ya da diğer adıyla Peynir Kayalıkları Uğurlu Köyü, Gizli Liman, İnceburun ve Şirinköy’de görülmeye değerdir.

Gökçeada Gezilecek Yerler Tepeköy Çınaraltı

Gökçeada Gezilecek Yerler Tepeköy Çınaraltı : Te­pe­köy’e gi­der­ken kö­y merkezine giden yola sap­ma­yıp yo­la sağ­dan de­vam eder­se­niz ta­ri­hi bir çı­nar ağa­cı­nın ol­du­ğu pik­nik ala­nı­na ula­şır­sı­nız. Bir te­pe üze­ri­ne ku­ru­lu ol­du­ğu için sı­cak yaz gün­le­rin­de bi­le bu­nal­ma­dan va­kit ge­çi­re­bi­le­ce­ği­niz, manzarasıyla büyüleneceğiniz bir yer bu­ra­sı!

625 ya­şın­da­ki çı­nar ağa­cı­nın ya­şın­dan ve ko­ca­man dal­la­rın­dan et­ki­len­me­mek müm­kün de­ğil. Ağaç­lar­la ko­nuş­ma­nın di­li­ni çö­zen­le­ri uzun bir soh­bet bek­li­yor bu­ra­da…Ağa­cın di­bin­de ta­ri­hi bir çeş­me bu­lu­nu­yor. O da ağaç­la bir­lik­te tel ör­gü için­de şim­di. Jan­dar­ma Alay Ko­mu­tan­lı­ğı, bu­ra­dan çı­kan mem­ba su­yu için ye­ni bir çeş­me yap­mış ve et­ra­fı pik­nik ala­nı ola­rak dü­zen­le­miş.

Çı­nar ağa­cı­nı ar­ka­nı­za alıp de­ni­ze doğ­ru yü­rüdüğünüzde ön­ce tüm ih­ti­şa­mıy­la Se­ma­di­rek Ada­sı, son­ra ye­şil bir va­di ve uçsuz bucaksız Ege Denizi be­li­ri­yor. Ye­şil ve ma­vi­den olu­şan et­ki­le­yi­ci bir tab­lo gibi manzara…Son yıllarda Dereköy’den bir aile burada bir çay bahçesi işletmeye başlamış. Kömür ateşinde çay demliyor, gözleme, pide yapıyor ve etrafın bakımını sağlıyorlar. Tedarikli olmayanlar bu duruma sevinecek çün­kü muhtemelen plan­la­dı­ğı­nız­dan da­ha çok va­kit ge­çir­mek is­te­ye­ceksiniz burada.

Tabelada yazılı bilgiye göre Gökçeada’da anıt niteliğinde koruma altına alınan 6 çınar ağacı belirlenmiş. En yaşlısı burada bulunanı. Diğerleri yaşları 400-175 arasında olmak üzere, Çınarlı (merkez), Eski Bademli, Zeytinli, Tepeköy ve Dereköy’de yer alıyor.

Gökçeada Tepeköy Çınaraltı Konum

Gökçeada Gezilecek Yerler Tuz Gölü

Gökçeada Gezilecek Yerler Tuz Gölü : Aydıncık ve Kefaloz plajının ortasında yer alan Tuz Gölü, her iki taraftan rüzgarın yığdığı kum seddinin ortasında oluşmuş. Gölün derinliği ortalama 1 mt. , genişliği 1 km. Göle boşalan bir dere yok, tamamen deniz suyu ve yağmurlarla oluşuyor. 

Yazın buharlaşan gölün üstü beyaz tuz tabakasıyla kaplanıyor. Ada halkının ve kuşların tuz ihtiyacını gideriyor bu tuz. Üstelik yazın ortasında sanki kar yağmış gibi bir görüntü veriyor. Çok sayıda su kuşu türüne ev sahipliği yapan gölde, flamingo, angıt, suna, ördek türleri, yağmurcun türleri, kum kuşu türleri, martı türleri ve öcüler gibi 80 kuş türü tespit edilmiş.

Gökçeada Gezilecek Yerler Rehberi : Gölden çıkan siyah çamur  bazı hastalıklara iyi geldiği düşünülerek turistler tarafından vücuda sürülüyor.  Yapılan analizlerde, içerisinde bol miktarda kükürde rastlanmış olup çamur kürü tedavisi yapıldığında, romatizma, sedef, kireçlenme gibi hastalıklara iyi geldiği görülmüş.  Sonbaharda yağmurlarla birlikte su dolmaya başlayan gölü flamingolar ziyaret ediyor. Fotoğrafçılar bu görsel şenliği kaçırmamalı.

Yazın kuruyan gölün üzerinde dolunayda yürüyün. Beyaz tuz tabakasından yansıyan Dolunay ışığı oldukça mistik  bir görüntü oluşturuyor. Windsurf ve kitesurf’e yeni başlayanlar için ilkbahar aylarında Tuz Gölü ideal bir pratik yapma yeri.

Gökçeada Tuz Gölü Konum

Gökçeada Gezilecek Yerler Kent Müzesi

Gökçeada Gezilecek Yerler Kent Müzesi : 2017 yılında açılan Gökçeada Kent Müzesi, adanın sosyal geçmişi ile ilgili bilgiler edinebileceğiniz gezmesi keyifli bir müze. Bir zamanlar adadaki naif yaşamın izlerini sürmek, eski yaşayanlarının eşyalarını görmek, hayatın sadeliğini izlemek yoğun hislerle dolduruyor insanı. Adaya günübirlik de gelseniz mutlaka müzeyi ziyaret ederek ada gezinizi daha anlamlı hale getirebilirsiniz.

Gökçeada Gezilecek Yerler listesinde olan Müze 2018 yılında ‘Tarihi Kentler Birliği’ tarafından en iyi kent müzesi seçildi. Müzede Rum’ların bir zamanlar sürdürdüğü yaşama dair bir çok malzeme ve fotoğrafın yanı sıra Gökçeada’da yaşayan Türkiye’nin ilk palyaçosunun sahne kostümleri ve eşyalarının sergilendiği bir bölümde bulunuyor. Gökçeada merkezde yer alan müze, adanın eski hamamın restore edilmesi ile ortaya çıkmış. Cumartesi ve Pazar kapalı olan müze, hafta içi 09.00 – 19.00 saatleri arasında ziyaret edilebilir.
Gökçeada Kent Müzesi Konum

Gökçeada Gezilecek Yerler Rum Köyleri

Gökçeada Gezilecek Yerler Rum Köyleri : Gök­çea­da’nın Rum köy­le­ri kö­ke­ni yüz­yıl­lar ön­ce­si­ne da­ya­nan yer­le­şim yer­le­ri. Gök­çea­da’yı tam an­la­mıy­la his­set­mek için mut­la­ka ge­zil­me­si ge­re­ken, nos­tal­jik ha­va­la­rıy­la bü­yü­le­yi­ci yer­ler.  Gökçeada eski adıyla İmroz, Rum halkının yüzyıllardır yaşam sürdüğü bir ada. Gökçeada’da 1960 yılında 5487 Rum, 289 Türk yaşarken, bu yıldan itibaren hızlanan göçlerle günümüzde yaz-kış yaşayan Rum nüfusu 300’e kadar düşmüş.

Bademli, Zeytinli, Tepeköy ve Dereköy  kentsel sit alanı ilan edilerek koruma altına alınan Rum köyleri. Bu köylerde nüfusun çoğunluğunu Rumlar oluşturuyor. Sa­de­ce Ka­le­köy, ko­ru­ma kap­sa­mı al­tı­na alın­ma­mış ve di­ğer­le­rin­den fark­lı ola­rak günümüzde hiç Rum nüfusunun olmadığı tek köy burası. Köy­ler, za­ma­nın­da kor­san sal­dı­rı­la­rın­dan ko­run­mak için yük­sek te­pe­le­re ve de­niz­den uzak böl­ge­le­re ku­rul­muş. O yüz­den de­niz kı­yı­sın­da yer­le­şim bu­lun­mu­yor ada­da. Tek is­tis­na Ka­le­köy’ün aşa­ğı­sın­da­ki li­man­da sı­ra­lı olan az sa­yı­da­ki ev. Rum köy­le­ri­nin yük­sek ko­num­la­rın­dan do­la­yı etkileyici man­za­ra­la­rı bu­lu­nu­yor!

Gökçeada Gezilecek Yerler Rum Köyleri

Gökçeada’da Gezilecek Yerler Listesi : Göç­ler­le bir­lik­te ya­pı­sal iş­le­vi­ni kay­be­den köy ev­le­ri­nin ço­ğu gü­nü­müz­de ba­kım­sız du­rum­da. Bir za­man­lar gün­lük ha­ya­tın ha­re­ket­li ol­du­ğu an­la­şı­lan köy­ler, şim­di ol­duk­ça ıs­sız gö­rü­nü­yor. Köy­ler­de bü­tün yıl ya­şa­yan Rum nü­fu­sun ço­ğu­nu yaş­lılar oluş­tu­ru­yor. Dün­ya­nın dört bir ya­nı­na da­ğıl­mış ev sa­hip­le­rinin, ya­zın ev­le­ri­ni zi­ya­ret etmesi köy­le­ri bi­raz ol­sun es­ki can­lı­lı­ğı­na ka­vuş­tu­ru­yor.

Köy­le­rin ço­ğun­da taş kap­lı yol­lar, kah­ve­ler, ki­li­se­ler, ça­ma­şır­ha­ne­ler sağ­lam. Res­to­re edi­len ve yazlık ev olarak düzenlenen ev­le­rin sa­yı­sı her ge­çen gün ar­tı­yor. Her kö­yün iba­de­te açık bir ki­li­se­si bu­lu­nu­yor. Köy mey­da­nın­da en az bir kah­ve açık olu­yor. Hepsinde es­ki ya­pı­lar­ın restorasyonu ile oluşturulmuş res­to­ran, ka­fe ve ko­nak­la­ma te­sis­le­ri bu­lu­nu­yor. Rum köy­le­rin­de­ki res­to­ran-ka­fe­ler, gü­zel man­za­ra­la­rı ve nos­tal­jik or­tam­la­rı ile va­kit ge­çir­me­si ke­yif­li yer­ler.

Rum köy­le­ri, özel­lik­le fo­toğ­raf­se­ver­leri cezbedecek özelliklere sahip. Köy­le­rin ara so­kak­la­rın­da do­laş­tık­ça birçok hoş de­tay­ ya­ka­la­mak müm­kün. Mer­kez­den kal­kan mi­nü­büs­ler­le Rum köy­le­ri­ne ulaşmak pek pratik değil, kendi aracınızla ya da taksi kiralayarak gezebilirsiniz.

Gökçeada Rum Köyleri Konum

Gökçeada Gezilecek Yerler Sualtı Milli Parkı

Gökçeada Gezilecek Yerler Sualtı Milli Parkı : Gökçeada Sualtı Parkı Türkiye’nin ilk ve tek sualtı parkı olma ünvanına sahip. Türkiye Deniz Araştırmaları Vakfı (TÜDAV) tarafından 1999 yılında park ilan edilen alan, adanın kuzeydoğusunda, Yıldızkoy ve Kuzulimanı arasında yer alıyor.

Kıyıdan 1 deniz mili uzunluğunda, denizden 200 metre açıklığında bir alanı kapsıyor. 2020 yılı itibariyle parkın sınırları Yıldızkoy’un ortasından başlayıp Şelaleli koyda sonlanıyor.  Bu bölge içerisinde su altı mağara girişleri de olan ve Akdeniz Foku dahil pek çok deniz canlısı için habitat olma özelliği taşıyan bir bölge.

Kirlenmemiş ve bozulmamış doğasıyla Gökçeada bir deniz müzesi gibi. Akdeniz ve Karadeniz arasındaki deniz canlılarının geçiş yolu üzerinde olduğu için ada civarında zengin balık yatakları bulunuyor. Birçok deniz canlısı bu bölgede üreme ve yumurtlama dönemlerini geçiriyor. Gökçeada civarında  koruma altına alınmış şu türlere de rastlanıyor: Akdeniz Foku Deniz Çayırları, Triton, Böcek, Pina, Yunuslar, İspermeçet Balinası, Deniz Kaplumbağası vb. gibi. Bölge park ilan edildikten sonra balık türlerinde çoğalma ve daha önce görülmeyen türlerin görülmeye başlandığı gözlemlenmiş.

Gökçeada Gezilecek Yerler Gezi Turları

Gökçeada sualtı parkında çekirdek bölge ve bunu saran tampon bölge olmak üzere iki bölge bulunuyor. Bu bölgelerdeki aktivitelere bazı sınırlamalar getirilmiş. Tampon bölge olan Yıldızkoy’da yüzme ve balık tutmaya izin verilmiş. Diğer bölgelerde avlanmak yasak, dalış için izin almak gerekiyor.

Parkta resmi olarak rehberli dalış ve eğitim gezileri düzenlenmiyor. Sizi karşılayan, tanıtım yapan birileri de yok. Bölgeye karadan en kolay ulaşabileceğiniz nokta Yıldızkoy. Burada kendinizi akvaryum gibi sulara bırakıp yüzebilir, şnorkelle denizaltını seyredebilirsiniz. Ulaşımı tekneyle veya karadan gerçekleşen Mavi Koy, tanıtım dalışı ve serbest dalış için uygun.

Profesyonel dalış yapmak için ilgili kurumlardan izin almak gerekiyor. Özel bir girişim olan Gökçeada Dalış Merkezi aracılığıyla sualtı milli parkı’nda dalış yapabilirsiniz.

Gökçeada Tüdav’dan Açıklama

Adanın deniz ve kara alanı için ön fauna-flora envanteri çıkartılmış olup 180 tür deniz canlısı tespit edilmiştir. Gökçeada sualtı parkına ait kıyı alanında alglerden ve deniz çayırlarından oluşma bir zon bulunmaktadır. Bu zonda yeşil, kahverengi ve kırmızı alg türleri ve posidonya çayırları gözlenir. Daha iç kesimlerde ise kabuklularca zengin bir kuşak yer almaktadır. Fotofil ve kabukluların egemen olduğu zonda, zengin bir pelajik ve bentik balık da topluluğu vardır.

Bölgede deniz memelilerinden yunuslar ve foklar sıkça gözlenmektedir. Özellikle yunuslar Çanakkale – Gökçeada arasında sefer yapan feribotlara eşlik etmektedir.  Bölgede Mayıs – Haziran aylarında Kaşalot türü balinalara rastlanmaktadır.

Dalıcılar İçin Deniz Parkında Uyulması Gereken Kurallar

  1. Hiçbir canlı ve cansız organizmaya dokunmayın ve çıkartmaya çalışmayın,
  2. Hiçbir dalış malzemesini parkta kuşanmayın, genellikle ağırlık kemerleri
    düşmekte ve dipte bulanıklığa neden olmaktadır.
  3. Tekneden denize herhangi bir kirletici madde atmayın.
  4. Park rehberinin tavsiyelerine uyun.
  5. Dalış güveniniz için dalıcılarınıza dikkat edin, dalış emniyetinizi alın,
  6. Olası deniz kazalarından sadece siz sorumlusunuz. Rehber sadece parkı
    dolaştırmakla görevlidir. Dalış kazalarında hiçbir yasal sorumluluğu
    yoktur.

Gökçeada Sualtı Milli Parkı Konum

Gökçeada Gezilecek Yerler Peynir Kayalıkları

Gökçeada Gezilecek Yerler Peynir Kayalıkları : Kuzulimanının hemen solunda yer alan Kaşkaval Burnu, peynir kayalıkları diye çağrılan ilginç heykelsi kaya oluşumlarına sahip. Üstüste dizilmiş peynir kalıplarını andırdığı için bu isim verilmiş halk arasında. Burayı ancak denizden tekne ile görme şansınız var. Kuzulimanı ya da Kaleköy’deki balıkçı tekneleriyle anlaşarak bu şansı yakalayabilirsiniz. Bot ile Kaleköy Limanı’ndan yaklaşık 15 dakikalık, Kuzu Limanı’ndan 5 dakikalık mesafede bulunuyor.

Bu ilginç kaya oluşumlarının bir efsanesi de var;

Efsane, sayısız keçi ve koyuna sahip olan zengin, inatçı, cimri ve yaşlı bir kadınla ilgilidir. Yaşlı kadın, cennete gidebilmek amacıyla bir çok yuvarlar kalıp peynir yapmış ve bunları üst üste sıralamış. Ama kimseyle paylaşmamış. Tanrı, ona kızmış ve cezalandırmış. Mart ayının birinde, yağmur, kar ve şiddetli rüzgarlar göndermiş yaşlı kadının üzerine. Kadın ve peynirler donmuşlar. Peynir kalıpları taşa dönüşmüş. Daha sonra insanlar bu kayalara, peynir kayaları demişler.

Gökçeada Kaşkaval nedir?

  • İki anlamı bulunuyor:
  1. Tekerlek biçiminde, sarı renkli, kaşara benzeyen özel bir koyun peyniri
  2. Denizcilikte, ana direkler üzerine sürülen gabya ve babafingo çubuklarının topuklarını sabit tutmak ve yerinden oynamalarını önlemek için, bu çubukların topuk taraflarına açılan delikten geçirilen ve maunalar üzerine oturacak uzunlukta olan demir veya ağaç siğilleri.

Gökçeada Peynir Kayalıkları Konum

Gökçeada Gezilecek Yerler Kaya Mezarı

Gökçeada Gezilecek Yerler Kaya Mezarı : Adanın güney kısmında bulunan birbirine bitişik iki kaya mezarı sanki oraya uzaydan fırlatılmış gibi duruyor. Etrafında herhangi bir eski yerleşime rastlanmamış. Hangi dönemden kaldığı bilinmiyor. Büyük bir kayaya oyulmuş iki mezardan oluşuyor. Söylenenlere göre mezar kapakları 80 mt. ilerisinde bulunmuş.

Aydıncık Plajı’ndanUğurlu yönüne doğru giderken 4 km. sonra sağda etrafı taş duvarlarla çevrili bir alan göreceksiniz. O tarafa doğru yürüyün denize arkasını dönmüş büyük kaya parçasını farkedeceksiniz. Herhangi bir levha bulunmadığı için kolayca gözden kaçabiliyor.  Akdeniz’deki kaya mezarlarından sonra gayet mütevazi bulacağınız bu kaya mezarını görmek, güney kıyılarını keşfetmek için bahaneniz olsun !

Gökçeada Kaya Mezarı Konum

Gökçeada Gezilecek Yerler Yıldız Koyu

Gökçeada Gezilecek Yerler Yıldız Koyu : Gökçeada’nın kuzey kısmında bulunan Yıldız Koyu, deniz severlerin mutlaka görmesi gereken doğal güzelliklerden bir diğeridir. Rüzgârın hafif olduğu dönemlerde berrak ve pürüzsüz bir denize ev sahipliği yapan koy, farklı bir deniz keyfi yaşatır. Gökçeada Sualtı Milli Parkı ile komşuluğundan kaynaklı olarak koyda yüzerken bazı deniz canlılarına rastlamak mümkündür. Bundan dolayı koya gelirken deniz gözlükleri de getirilmesi önerilir. Yıldız Koyu kıyılarında farklı şekillere sahip kayalar bulunur. Kayalar üzerinde güneşlenmek veya gün batımını buralardan seyretmek adanın yerlilerinin sevdiği aktivitelerden biridir. Yıldız Koyu’nda kamp yapılabilecek bir adet tesis bulunur. Bölgede kamp yapmak isteyenler merkezden 4 km uzaklıktaki bu yerde doğayla iç içe bir kamp macerası yaşayabilirler.

Gökçeada Yıldız Koyu Konum

Gökçeada Gezilecek Yerler Yuvalı Koyu

Gökçeada Gezilecek Yerler Yuvalı Koyu : Gökçeada’nın güney bölümünde bulunan bir diğer doğal güzellik ise Yuvalı Koyu’dur. Son dönemlerde bakanlıkların turistik tesislerine ev sahipliği yapması nedeniyle oldukça yoğunlaşan bir bölge olan Yuvalı Koyu hem doğal güzelliklerin keşfedilebileceği hem de konforlu şartlarda deniz tatiline devam edilebilecek bir yerdir. Özellikle sabah saatlerinde deniz kalabalıklaşmadan önce gidildiğinde denizaltı canlılarının görülebilmesi mümkün olan bir yerdir. Denizaltı canlıları ile ilgilenen ve yeni canlılar görmeyi seven kişiler için mutlaka dalış ekipmanları ile gidilmesi gereken bir yerdir. Yuvalı Koyu’nun tamamıyla ince kumlardan oluşan bir sahili vardır. Sahilde yer alan tesislerden şezlong ve şemsiye kiralayabilmek mümkündür. Doğal güzellikleri keşfederken ailecek bir tatil geçirmeyi de isteyen tatilciler için Yuvalı Koyu önerilecek yerlerden biridir.

Gökçeada Yuvalı Koyu Konum

Gökçeada Gezilecek Yerler Marmaros Şelalesi

Gökçeada Gezilecek Yerler Marmaros Şelalesi  : Gökçeada Tepeköy bölgesinde bulunan Marmaros Şelalesi Gökçeada merkezine 16 km uzaklıktadır. Özel araçlarla ulaşım sağlanan bu yer adanın önemli su kaynaklarından biridir. Her yıl binlerce turist tarafından ziyaret edilmesi Marmaros Şelalesi’nin ününü arttırmıştır. Marmaros Şelalesi’ne ulaşmak için vadilerin arasından geçilmesi gerekir. Şelale ziyaretleri genellikle sonbahar ve kış mevsimlerinde yapılabilmektedir. Yazın sıcak havalarda yangın ihtimaline karşı Marmaros Şelalesi ve çevresi koruma altına alınır ve ziyaretçilere kapalıdır. Gökçeada doğal güzelliklerini keşfetmek isteyenler mutlaka Marmaros Şelalesi’nde değerlendirmelidir. Şelalenin etkileyici görüntüsü Gökçeada’yla ilgili unutulmaz bir anı olacaktır.

Gökçeada Marmaros Şelalesi Konum 

Gökçeada Gezilecek Yerler Gezi Rehberi İlk Bakış

Gökçeada Gezilecek Yerler  Tur Rehberi İlk Bakış : Gök­çea­da, yüz­yıl­lar ön­ce­sin­den ge­len  ve 1970 yılına kadar kullanılan is­miy­le İm­roz, Ku­zey Ege’de­ki iki Türk ada­sın­dan bi­ri. Tür­ki­ye’nin en bü­yük ada­sı olarak Boz­caa­da’nın yak­la­şık se­kiz ka­tı bü­yük­lü­ğün­de. Tür­ki­ye’nin en ba­tı ucu olduğu için ‘gü­ne­şin en son bat­tı­ğı yer’ ol­ma ün­va­nı­na sahip.

Gök­çea­da, Ça­nak­ka­le’ye bağ­lı bir il­çe. Yerleşim ilçe merkezi dışında 10 köye dağılmış durumda. Adaya ula­şım, sa­de­ce de­niz yo­luy­la sağ­la­nı­yor. Bunun için bir arabalı feribot ve sadece yayalar için olan deniz otobüsü kullanılıyor. Ada içinde her türlü ulaşım aracı kullanılıyor.

Gök­çea­da, do­ğal ya­şa­mı­nın zen­gin­li­ğiy­le öne çıkan bir yer. Flora ve faunasındaki çeşitlilik, su kaynaklarının bol olması adanın dikkat çekici özellikleri. Üstelik ana­ka­ra­dan uzak ol­ma­sı doğasının in­san bas­kı­sıy­la bo­zul­ma­sı­nı en­gel­le­miş. Tür­ki­ye’nin ilk su­al­tı par­kı bu­ra­da ilan edilerek de­niz­de­ki, organik tarım konusunda pilot bölge seçilerek karadaki do­ğal ya­şam ko­ru­ma al­tı­na alın­mış.

Gökçeada Gezilecek Yerler ; Zeytin ağacı ve onun nimetleri adanın yüzyıllar öncesinden gelen ve hala yaşatılan değerleri. Zeytincilik kökeni çok eskiye dayanan bir uğraş. Adada 300-400 senelik zeytin ağaçları görmek mümkün. Son yıllarda organik tarıma geçişle adada üretilen zeytinyağının lezzetine bir de garantili doğallığı eklenmiş. Son yıllarda gelişmekte olan organik tarım adanın geleceğinde önemli bir rol üstleniyor. Adada organik ürün satan birçok işletme bulunuyor.

Gök­çea­da de­ni­zi, Tür­ki­ye’nin en te­miz de­niz­le­rin­den bi­ri ola­rak, yüz­mek, dalış yap­mak ve sörf için çok ideal. Ada­nın özellikle güney kıyılarında uzun kumsallar ve bakir koylar bekliyor sizi. Gök­çea­da rüzgarlı iklimi ve ken­di­ne öz­gü coğ­ra­fik ya­pı­sı sayesinde sa­de­ce Tür­ki­ye’nin de­ğil dün­ya­nın önde ge­len sörf mer­kez­le­rin­den bi­ri sayılıyor. Özellikle Avrupa’dan gelen sörfcüler sayesinde canlanan sörf ortamı, her geçen gün gelişiyor.

Gökçeada Gezi Turu Rehberi

Gökçeada Gezilecek Yerler ; Adanın en eski yerleşim yerleri olan Rum köyleri nostaljik havaları ile etkileyici mekanlar.  Ara sokaklarında dolaşırken yüzyıllar öncesinden kalan arnavut kaldırımlı yolları, evleri, kiliseleri görmek büyülüyor insanı. Köy meydanındaki eski kahvelerden en az bir tanesi mutlaka açık oluyor. Bazı köylerde yemek yiyebileceğiniz yerler de bulunuyor.

Adada yoğun olarak keçi ve koyun yetiştiriciliği yapılıyor. Ama diğer yerlerden farklı olarak hayvanlar, çobansız ve özgür bir şekilde otluyor, floradaki kekikle ve yabani bitkilerle besleniyor. Serbest hayvancılık adanın köklü geleneklerinden biri haline gelmiş. Bu hayvanlardan çok lezzetli ve organik diyebileceğimiz kırmızı et elde ediliyor. O yüzden adanın et yemeklerine doyum olmuyor.

Turizm son yıllarda bir hareketlenme görülse de daha çok ada halkına ait pansiyon ve apart işletmeler bulunuyor adada. Son yıllarda küçük, şık otellerin, özellikle Rum köylerinde açıldığı görülüyor. Gökçeada‘nın konaklama fiyatları Ege’deki birçok tatil yöresine göre hala oldukça ucuz sayılıyor.

Gökçeada Gezilecek Yerler Ada Mimarisi

Gökçeada Gezilecek Yerler Ada  Mimarisi : Gök­çea­da’nın büyük bölümü sit alanı ­olduğu için yapılaşma kontrol altında tutuluyor. Eski yerleşim yerleri için yapılan mi­ma­ri pro­je­lerin ye­rel do­ku­ya uy­gun ola­rak hazırlanması ve Anıtlar Kurulu’nun onayından geçmesi gerekiyor.

Rum köy­le­ri mi­ma­ri açı­dan en dik­kat çe­ken yer­ler. Taş ev­ler, arnavut kaldırımlı sokaklar, ki­li­se­ler, ça­ma­şır­ha­ne­ler, kah­ve ve çe­şit­li dük­kan­la­rın top­lan­dı­ğı mey­dan­lar, köy­le­rin mi­ma­ri do­ku­su­nu oluş­tu­ru­yor. Rum ev­le­ri ge­nel­lik­le ada­dan çıkarılan do­ğal taş­lar­dan, top­ra­ğın harç ola­rak kul­la­nıl­ma­sıy­la (yığ­ma tek­ni­ği) in­şa edil­miş.

Ba­zı ya­pı­lar­da harç­sız, ku­ru taş du­var tek­ni­ği­nin de us­ta­ca uy­gu­lan­dı­ğı gö­rü­lü­yor. Ahşap ve taşın bir arada kullanıldığı kagir evlere de rastlanıyor. Evlerin bahçelerinde mutlaka yine taştan yapılma ocaklar bulunuyor. Dik­dört­gen plan­da ve ki­re­mit ça­tı­lı ola­rak in­şa edi­len ev­ler­de, ki­re­mit­le­rin üze­ri­ne rüz­gar­dan uç­ma­sın­lar di­ye ufak taş­lar diz­mek ada­ya öz­gü eski bir ge­le­nek.

Gökçeada Gezilecek Yer Gezi Turu Rehberi

Ge­nel­de av­lu­lu ve iki kat­lı olan ev­le­rin alt kat­la­rı, za­ma­nın­da hay­van­la­rın ısı­sın­dan ya­rar­lan­mak için hay­van da­mı ola­rak kullanılırmış. Rum­lar­da ya­şam, evin için­den çok ka­pı ön­le­rin­de, bağ ve bah­çe­ler­de geç­ti­ği için iç me­kan­la­ra faz­la önem ve­ril­me­miş. So­kak­lar iki yük­lü ka­tı­rın yan­ya­na ge­çe­bi­le­ce­ği me­sa­fe he­sa­ba ka­tı­la­rak dü­zen­len­miş. Her köy­de en az bir ça­ma­şır­ha­ne ve bir ki­li­se yer alı­yor. 20. yy’ın ba­şın­da ku­ru­lan okul ya­pı­la­rı­nın ge­nel­de ki­li­se­le­rin ya­nı­na in­şa edil­di­ği gö­rü­lü­yor.

Köylerdeki evler dışında dam de­nen kır ev­le­ri­ne rast­la­nı­yor ada üze­rin­de. Bun­lar ba­zen tek ba­şı­na ba­zen top­lu hal­de bu­lu­nu­yor­lar. Dam­lar, top­rak­la uğ­ra­şan köy­lü­le­rin ya­zın uzun sü­re kal­mak ve am­bar amaç­lı kul­lan­mak için in­şa et­tik­le­ri ba­sit ve il­kel ya­pı­lar. Günümüzde çoğu kullanılmıyor.

1947’den iti­ba­ren Ana­do­lu’dan göç eden Türk­ köylerine Gök­çea­da’da is­kan sağ­lan­mış. Bu­nun için fark­lı za­man­lar­da 5 köy in­şa edil­miş. Hep­si ay­nı tip olan köy ev­le­ri­nin mi­ma­ri­le­rin­de dik­kat çe­ki­ci bir özel­lik bu­lun­mu­yor. Son yıllarda bir çoğu pansiyon olarak kullanılıyor.

Gökçeada Ça­ma­şır­ha­ne­ler

Gökçeada su­yun he­nüz ev­le­rin için­de ak­ma­dı­ğı za­man­lar­dan kal­ma bir ça­ma­şır­ha­ne ge­le­ne­ğine sahip. Ça­ma­şır­ha­ne­ler, ça­ma­şır­la­rın top­lu hal­de yı­kan­dı­ğı yer­ler.  Es­ki­den Gök­çea­da’da her kö­yün özel ça­ma­şır yı­ka­ma gü­nü olur­muş. Kö­yün ka­dın­la­rı­ ev­den ge­tir­dik­le­ri yi­ye­cek­ler­le pik­nik ha­va­sı­nda ge­çi­rirlermiş bu günü. 

Ge­nel­de çeş­me­le­rin olduğu yerlere in­şa edi­len ça­ma­şır­ha­ne­ler, üs­tü ah­şap ça­tı­lı, kapısız, basit ya­pı­lar. İç­le­rinde ocak­lar, su ka­nal­la­rı ve çamaşırın üzerinde dövüldüğü yekpare taşlar bu­lu­nu­yor. Ba­zı köy­ler­de sa­yı­la­rı bir­den faz­la olup çok bü­yük­le­ri­ne de rast­la­nı­yor. En büyüğü Dereköy’de yer alıyor.

Gökçeada Ma­nas­tır­lar

Gökçeada Gezilecek Yerler; çokluğu açısında dikkat çekiyor. Halk ara­sın­da ma­nas­tır denilen ufak kiliseler, bir da­ğın te­pe­sin­de, bakir bir koy­da ve­ya or­ma­nın or­ta­sın­da birdenbire kar­şı­nı­za çı­ka­bi­li­yor.  Zamanında Katolik baskısına uğrayan adalı Ortodoks Rumların, ibadetlerini rahatça sürdürmek için manastırları böyle ıssız noktalara kurdukları düşünülüyor.

Ma­nas­tır­lar sa­de, ufak ve genelde beyaza boyalı oluyor. Mi­ma­ri açı­dan bir­bir­le­ri­ne ben­zi­yorlar. İç­le­rin­de sa­de­ce İsa ve Mer­yem Ana iko­na­la­rı, tah­ta otur­ma sı­ra­la­rı bu­lu­nu­yor. Ma­nas­tır­lar, çe­şit­li teh­li­ke­ler­den ko­run­mak ya da be­re­ket ge­tir­me­si ama­cıy­la fark­lı aziz­ler adı­na ya­pı­lı­yor. Şah­sa ait ol­duk­la­rı için ka­pı­la­rı ki­lit­le­ri tu­tu­lu­yor. Her ma­nas­tır­dan so­rum­lu bir ai­le bu­lu­nu­yor. Ma­nas­tı­rın te­miz­lik ve ba­kım iş­le­riy­le on­lar il­gi­le­ni­yor.

Gök­çea­da’da toplam 360 ki­li­se ve ma­nas­tır bu­lun­du­ğu ve bun­lar­dan sa­de­ce 7 ki­li­se ve 50 ma­nas­tırın günümüde kul­la­nı­ldığı söyleniyor.

Gökçeada Gezilecek Yerler Ada Tarihi

Gökçeada Gezilecek Yerler Ada  Tarihi : Gök­çea­da ta­rih bo­yun­ca, Avrupa-As­ya ara­sı köp­rü gö­re­vi­ gö­re­rek de­vam­lı el de­ğiş­ti­ren bir ge­çit mer­ke­zi ol­muş. Ada­nın is­kan ta­ri­hi­nin ne ka­dar es­ki­ye git­ti­ği­ne da­ir ke­sin bil­gi­ler bu­lun­mu­yor. Ama ilk yer­le­şen­le­rin Pe­lasg’lar ol­du­ğu ka­bul edi­li­yor. Pe­lasg’lar­dan son­ra kı­sa sü­re­li ola­rak Pers­ler’in ege­men­li­ği­ne gir­iyor. Ati­na­lı­lar ile Pers­ler ara­sın­da MÖ.448’de ya­pı­lan ba­rış ne­ti­ce­sin­de Ati­na’ya bağ­lanıyor.

M.Ö.215-168 yıl­la­rı ara­sın­da Ati­na­lı­lar ile Ro­ma­lı­lar ara­sın­da 47 yıl sü­ren Ma­ke­don­ya Sa­vaş­la­rı so­nun­da, Ro­ma İm­pa­ra­tor­lu­ğu’nun eli­ne geç­iyor ada. Ro­ma’nın iki­ye ay­rıl­ma­sın­dan son­ra Do­ğu Ro­ma’nın(Bi­zans) pa­yı­na dü­şüyor. Bi­zans ege­men­li­ğin­de ge­çen uzun bir dö­nem­de dö­nü­şüm­lü ola­rak Ve­ne­dik ve Ce­ne­viz­li­le­rin de ha­ki­mi­ye­ti­ne gir­iyor.

Bi­zans’ın 1204’de La­tin­ler ta­ra­fın­dan is­ti­lâ­sı sı­ra­sın­da Ce­ne­viz­li­le­rin eli­ne ge­çe­rek Ge­li­bo­lu Dü­ka­lı­ğı­’na bağ­lan­ıyor. Bi­zans İm­pa­ra­tor­lu­ğu’nun son yıl­la­rın­da Ce­ne­viz­li Got­ti­lu­si­a Ai­le­si, Ege’de­ki di­ğer ada­lar­da yap­tığı gi­bi bu­ra­da da ege­men­lik kur­uyor.

1262 yı­lın­da Mic­ha­el Pa­la­eo­lo­gos İm­pa­ra­tor­lu­ğu ta­ra­fın­dan iş­gal edi­le­rek, 15. yüz­yı­lın or­ta­la­rı­na ka­dar on­lar ta­ra­fın­dan yö­ne­til­iyor.

1453 yı­lın­da İs­tan­bul’un Os­man­lı­ İmparatorluğu ta­ra­fın­dan fet­he­dil­me­si ile Gök­çea­da’da­ki Bi­zans güç­le­ri ada­yı ter­ke­de­rek ken­di ka­de­riy­le baş­ba­şa bı­rakıyorlar. Bu­nun üze­ri­ne Gök­çe­ada­lı de­le­ge­ler Fa­tih Sul­tan Meh­met ile gö­rüş­mek üze­re İs­tan­bul’a giderek ada­nın Os­man­lı ha­ki­mi­ye­tinde es­ki dü­ze­ni­ni sürdürmesini sağlıyorlar.

Gökçeada’nın Tarihi Dokusu

1455’de Os­man­lı top­rak­la­rı­na ka­tı­lan ada, Os­man­lı­ ile Ve­ne­dik­ ara­sın­da ge­çen sa­vaş­lar­la dö­nem dö­nem el de­ğiş­tiriyor. Ka­nu­ni Sul­tan Sü­ley­man za­ma­nın­da ada va­kıf ilan ediliyor. Bu sayede mal varlığı korunan ve arttırılan Gökçeada, Osmanlı hakimiyeti altında 20.yy’a kadar refah içinde yaşıyor. 1800’lü yıl­la­rın ba­şın­da bir­çok Ege ada­sı, Yu­na­nis­tan’a bı­ra­kıl­ma­sı­na rağ­men Gök­çea­da Os­man­lı’da kalıyor.

1912 ta­rih­li 1. Bal­kan Sa­va­şı sı­ra­sın­da Yu­na­nis­tan Gök­çe­aa­da’ya giriyor. 1913 tarihli Ati­na Ant­laş­ma­sı ile Gök­çea­da ve Boz­caa­da dı­şın­da­ki tüm Ege Ada­la­rı Yu­na­nis­tan’a ve­riliyor. Ama bu ara­da baş­la­yan Bi­rin­ci Dün­ya Sa­va­şı se­be­biy­le Yu­nan­lı­lar ada­da ka­la­rak, An­zak, İn­gi­liz ve Fran­sız güç­le­ri­nin ada­yı de­niz ve ha­va üs­sü ola­rak kul­lan­ma­la­rı­nı sağ­lıyor. 

Gök­çea­da, Lo­zan Ba­rış Ant­laş­ma­sı so­nu­cun­da  22 Ey­lül 1923 ta­ri­hin­de Tür­ki­ye Cum­hu­ri­ye­ti top­rak­la­rı­na ka­tıl­ıyor. Bu ta­rih her se­ne Gök­çea­da’nın kur­tu­luş gü­nü ola­rak kut­la­nı­yor.

Gökçeada Tarihi Eserler

Gök­çea­da’dan es­ki çağ­lar­dan be­ri çe­şit­li kül­tür­le­rin ge­lip geç­ti­ği bi­li­ni­yor. Ama on­lar­dan ge­ri­ye ka­lan­la­rın ço­ğu yok olmuş ya da top­rak al­tın­da gün ışı­ğı­na çık­ma­yı bek­li­yor.

Adada ilk arkeolojik ka­zı ça­lış­ma­sı Ye­ni Ba­dem­li Hö­yü­ğü’n­de 1996-1997 yıl­la­rın­da ya­pıl­mış.  Burada tarih öncesi dönemlerden kalma, zamanında deniz kıyısında olan bir yerleşimin kalıntıları ortaya çıkarılmış. Ha­cet­te­pe Üni­ver­si­te­si Ar­ke­olo­ji Bö­lü­mü öğ­ren­ci­le­ri ve ada­lı va­tan­daş­la­rın ça­lış­ma­la­rı ile M.Ö. 3000 yıl­la­rı­na ait sur, ev te­mel­le­ri, er­ken tunç ça­ğı­na ait se­ra­mik­ler, ağır­şak­lar, taş bal­ta, si­lex ok ucu, per­dah, ez­gi taş­la­rı, yon­ga par­ça­la­rı bu­lun­muş. Bu tarihi kalıntılar, Ça­nak­ka­le Ar­ke­olo­ji Mü­ze­si’nde sergileniyor.

Gökçeada Gezilecek Yerler Tarihi ; Ada­nın bi­li­nen en es­ki yer­le­şim ye­rlerinden olan Ka­le­köy’de Hel­len ön­ce­si dö­nem­le­re ait ol­du­ğu dü­şü­nü­len, Bizans ve Ceneviz zamanında ona­rıl­mış ve ye­ni­le­ri ek­len­miş ka­le sur­la­rının kalıntıları bu­lu­nu­yor.  M.Ö. 5.yy’da Ati­na­lı­lar ta­ra­fın­dan, bu sur­la­rın et­ra­fı­na Yu­nan kent dev­let­le­ri­ne ben­zer bir ak­ro­pol ku­rul­du­ğu bi­li­ni­yor.  Kale surlarında ve bazı evlerin duvarlarında akropolden kalma taşların kullanıldığı görülüyor. Kö­yün et­ra­fın­da an­tik ya­zıt­la­ra, mer­mer mi­ma­ri ka­lın­tı­la­ra ve hey­kel par­ça­la­rı­na da rast­la­nı­yor.

Adanın ayakta kalmış diğer tarihi kalıntıları, Dereköy yakınındaki Paleokastro Kulesi ve Yuvalı Plajı’ndaki Pirgos Kulesi. Gökçeada, yaklaşık 500 sene Osmanlı hakimiyetinde olmasına rağmen Osmanlı’dan kalma sadece 1 cami, 4 çamaşırhane ve 1 çeşme bulunuyor. 1800’lü yıllarda yapılan bu eserlerin hepsi ada merkezinde yer alıyor.

Gökçeada Gezilecek Yerler Konum Maps Haritalar

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir